Dermatolojide Galvanik Elektroterapi

  • Ana Sayfa
  • Dermatolojide Galvanik Elektroterapi

Medicabil yazı işleri departmanı tarafından hazırlanan ve dermatolojide galvanik elektroterapi konulu makalemizle karşınızdayız.

Elektroterapi Nedir?

Elektrik akımının fiziksel etkilerinden tedavi amacıyla yararlanılmasına ''elektroterapi'' denir. Elektrik akımları genel olarak ikiye ayrılır. Bunlar:

  1. Sürekli akımlar
  2. Süreksiz akımlar

Süreksiz Akımlar Tıpta Hangi Alanda Kullanılır?

Süreksiz akımlarda enerji belli aralıklarla yani dalgalar halinde, belirli frekanslarla gelir. Tıpta daha çok Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon (FTR) branşında kullanılır ve kas-sinir sistemi üzerine uyarıcı etkisinden yararlanılır.

Sürekli Akımlar Tıpta Hangi Alanlarda Kullanılır?

Sürekli akımlar FTR yanı sıra dermatolojide ve kozmetikte kullanılan elektroterapi yöntemlerini oluşturur.

Galvanik Akım Nedir?

Sürekli akımların frekansı yoktur. Pozitif (anot) ve negatif (katot) olmak üzere iki kutbu olan ve birinden diğerine (katottan anoda) düz, sabit ve devamlı elektron geçişi olan akımlardır. Akım kutuplar arası potansiyel farkı (Volt) bitene kadar sürer. Piller, aküler, diyot ve triyot lambaları bu akımla çalışırlar. Bu yüzden sürekli akımlara doğru akım, pil akımı veya galvanik akım da denir.

Galvanik Akımdan Yararlanılan Hastalıklar Nelerdir?

Galvanik akımların çeşitli elektroterapötik etkileri vardır. Bunlardan biri polarite (kutuplaşma) etkisidir. Burada ya elektroosmoz dediğimiz doku sıvılarının zarlar aracılığı ile yer değiştirmesi, ya kataferez dediğimiz iyon emiliminin yağ doku veya kan hücreleri üzerine etkileri ki bunlar fizik tedaviler için önemlidir. Ya da iyontoforez dediğimiz negatif ve pozitif iyonların elektrodlar arası yer değiştirme işlemi sırasında gerçekleşen olaylardır ki bu da dermatolojik tedavide önemli bir rol alır. Sürekli akımın ayrıca duyusal uyarı, hiperemi (kan dolaşımını arttırma), analjezi (ağrı azaltımı), yara iyileşmesini hızlandırma ve kontrollü doku hasarı oluşturma (siğil, leke tedavisi, elektroepilasyon vb) etkileri de vardır. 4 kap galvanoterapi uygulaması, fizyoterapi dışında dermatolojide sedef, liken, aşırı terleme ve kronik kaşıntılı durumlarda da uygulanabilmektedir.

İyontoforezin amaçlarından söz edecek olursak vücuda verilmek istenen kozmetik madde ve ilaçların istenilen lokalizasyona ulaştırılmasını sağlamak, sistemik olarak verilmesi istenen ilaçların deri yolu ile vücuda verilmesi ve sistemik olarak alındığında çok yavaş etki gösteren ilaçların deriye depo edilerek o maddenin uzun süreli etkisini sağlamaktır.

İyontoforez işleminin bir avantajı da belirli bir bölgeye uygulanan madde miktarının net olarak hesaplanabilmesidir. Uygulayanın kontrolündeki akım şiddeti, uygulama süresi ve maddenin elektrokimyasal eş değeri ile dokuya giren madde miktarını miligram cinsinden saptamak mümkün olmaktadır.

Dermatolojik Galvanoterapide Hangi Maddeler Kullanılır?

Dermatolojik galvanoterapide kullanılan maddeler arasında salisilatlar, antiseptik kremler, klor iyonu, hyalüronidaz, lidokain, gümüş iyonu, retinoik asit, çinko iyonu , iyot, asetik asit, deksametazon, minoksidil ve mekolil sayılabilir. Ayrıca lokalize deri hastalıklarında dermatoloji uzman hekiminin belirleyeceği her türlü iyonik değeri bilinen ilaç uygulamaları da hastanın yaşına, cinsine, lezyonun yerine, seyrine ve tipine göre planlanabilir.

Dermatolojik Galvanoterapinin Yan Etkileri Nelerdir?

Tedavinin yan etkileri arasında dikkatsiz uygulamalarda yanık reaksiyonları nadir de olsa saptanabilir. Uygulanan maddelerin derideki beklenen yan etkileri (geçici kızarıklık, yüzeyel kepeklenme vb) hastaya anlatılır.

Kontrendikasyonlar yani uygulanmaması gereken durumlar gebelik, emzirme, kalp pili ve metal implant varlığı, kullanılan maddelere karşı allerji ve açık yaralara uygulanmamalıdır.

Bu özellikleri ile dermatolojik doğru akım tedavileri tek başına veya diğer tedavilerle kombine edilerek kullanılabilir. Ayrıca kozmetik işlemlerinde de başarı ile uygulanabilir. Tedavi edilebilen hastalıklar içinde şunlar vardır:

  • Akne,
  • Leke,
  • Siğiller,
  • Skar dokuları,
  • Ödem tedavisi,
  • Lokal anestezi,
  • Raynaud sendromu (el-ayak damar spazmı),
  • Hiperhidroz,
  • Yara iyileşmesine yardımcı,
  • Cilt gençleştirme,
  • Kırışıklık tedavisi
  • Saç dökülme tedavisi.

Şu unutulmamalıdır ki kozmetik sorunlar da çoğu kez dahil olmak üzere deri hastalıklarının öncelikle bir dermatolog doktor tarafından görülüp değerlendirilmesi, etiyolojik (nedene yönelik) araştırmaların yapılması, ek tedavilerin ve koruyucu önlemlerin belirlenmesi gereklidir. Hastalara uygulanacak tedaviler konusunda ayrıntılı bilgi verilmesi, muhtemel komplikasyonların yönetiminin sağlanması, tıbbi kayıt ve onay sisteminin kurulması ile konunun sağlık sistemi dahilinde ele alınması optimal sonuçları sağlayacaktır.