Kahve İnsanı Susuz (Dehidre) Bırakır Mı? başlıklı makalemizde konuya dair detayları inceleyeceğiz. Kahve çoğunlukla sudan oluşur ancak dikkat edilmesi gereken unsur kafeindir.
Her kahve tiryakisi, bir fincan kahvenin kasvetli bir sabahı verimli bir güne dönüştürmek için en iyi şeylerden biri olduğunu söyleyecektir. Ancak aynı enerji verici kafein içeriğinin diüretik (idrar söktürücü) etkileri nedeniyle kişiyi susuz bırakabileceğine dair uzun süredir devam eden yaygın bir inanış da vardır. Peki, her gün kahve içerek kendinizi başarıya mı hazırlıyorsunuz yoksa dehidrasyona mı?
Kronik olarak aşırı kafein almadığınız ve başka yollarla yeterince su aldığınız sürece dehidrasyon olası değildir. Dehidrasyonun risk oluşturması için ne kadar kafeine ihtiyaç olduğu ve kafeinin etkilerinin gün boyunca nasıl önlenebileceği ile ilgili detayları yazımızda bulabilirsiniz.
Kahve idrar yapmayı sağlar (aynı zamanda dışkılamayı da). Bunun nedeni kahvenin doğal bir idrar söktürücü olan kafein içermesidir. İdrar söktürücüler, böbreklerin fazladan tuz ve su çekmesine yardımcı olarak vücudun idrar üretimini artırır. Doktorlar genellikle yüksek tansiyon, kalp yetmezliği ve ödem gibi durumlara yardımcı olmak için idrar söktürücüler reçete eder çünkü bunlar kan damarlarını genişletmeye yardımcı olur ve vücutta biriken ekstra sıvıları temizlerler.
Diüretikler, vücudun sıvıyı vücuttan atarak tepki verdiği her türlü kimyasaldır. Ancak kahvenin %95'inden fazlası sudan oluştuğu için, diüretik etkileri genellikle tek başına kişiyi susuz bırakmayacak kadar düşüktür. Aslında düzenli kahve içenler, vücutları zamanla kafeine karşı bir tolerans oluşturabileceğinden, diüretik etkilerini daha da az yaşayacaklardır.
ABD Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) yetişkinlerin günde 400 miligramdan fazla kafein almamasını önermektedir (ve çocuklar için çok daha fazla sınırlama vardır). Önerilen kafein miktarından daha fazlasını içiyorsanız, özellikle gün boyunca sadece kafeinli içecekler tüketiyor veya yeterince sıvı almıyorsanız dehidrasyon riskiyle karşı karşıya kalabilirsiniz.
Sizi susuz bırakacak olan şey kahvenin kendisi değil, aşırı kafein yüklemesi yapmaktır. Gün boyunca kahve, zenginleştirilmiş çaylar, enerji içecekleri ve gazlı içecekler gibi kafeinli içecekler tüketiyorsanız, susuz kalma olasılığınızı azaltmaya yardımcı olması için beslenmenize sade veya aromalı kafeinsiz suları da eklemek gerçekten önemlidir.
Örneğin, enerji içeceklerini çok fazla tüketen ve çok fazla su içmeye alışkın olmayan biriyseniz, dehidrasyon riskiniz düzenli olarak kahve içen birine göre daha yüksektir. Aynı şey, her gün bir fincandan fazla kahve içen ve kronik olarak susuz kalan ancak bunu bilmeyen herkes için de söylenebilir.
Normalde susuz kalmayan insanlar, her zaman kronik olarak susuz kalan birine göre semptomları muhtemelen biraz daha erken ve çok daha şiddetli fark edeceklerdir.
Dehidrasyonla karşı karşıya olanlar aşağıdaki gibi semptomları yaşayabilir:
Kişide kronik dehidrasyon varsa baş ağrısı veya mide bulantısı çekmeyebilir ancak sorun şu ki bu durum zamanla böbreklerin işleyişini bozabilir. Kişi sıvı dengesini sağlamakta zorlanıyorsa, böbrekleri biraz daha fazla çalışmak zorunda kalır.
Bütün gün kahve içildiyse ve aniden ateş yükselirse ya da yukarıdaki belirtilerden herhangi biri yaşanırsa hemen biraz su içilmelidir. Böyle bir durumda normal, sade su içilmelidir ancak elektrolitli sporcu içecekleri de, özellikle de baş dönmesi ve yorgunluk varsa, yardımcı olabilir.
Dehidrasyon seviyesine bağlı olarak, su içmenin etkilerini içtikten 15 ila 20 dakika sonra hissedebilirsiniz.
Tüm bunlar, kafein ve kahveden tamamen vazgeçmek zorunda olmadığımızı ancak kafein alımını suyla destekleyerek kahveyi kesinlikle daha sorumlu bir şekilde tüketebileceğimizi göstertiyor. Bunu yapmak sadece potansiyel dehidrasyon riskini önlemekle kalmaz, aynı zamanda suyun uzun vadede görülen başka faydaları da vardır. Ayrıca pek çok kafeinsiz ve yarı kafeinli içecek seçeneği de mevcuttur.
Günün sonunda kendi sınırlarını bilmek ve vücutta neler olup bittiğine dair kişisel bir envanter çıkarmak, ikinci bir fincan kahveyi içmeye değip değmeyeceğini belirlemek söz konusu olduğunda yapılabilecek en iyi şeydir.
Kendi tolerans seviyenizi bilmek ve vücudunuzda bir şeylerin ters gittiğini fark etmek iyi bir şeydir. Eğer bir sorun olduğunu hissediyorsanız bu muhtemelen bir sorundur ve sizi endişelendiriyorsa bir doktorla konuşmaya değer bir konudur.
Gebe Okulu Nedir?
Vertebroplasti Nedir? Hangi Durumları Tedavi Eder? Yan Etkileri Nelerdir?
Lisfranc Yaralanması Nedir? Belirtileri Nelerdir? Nasıl Tedavi Edilir?
Açık Redüksiyon ve İç Sabitleme (ORIF) Nedir? Kimlere Uygulanır? Faydaları Nelerdir?
Bilek Ağrısı Neden Olur? Nasıl Tedavi Edilir?
Osteoporoz Nedir? Belirtileri Nelerdir? Nasıl Tedavi Edilir?
Bacak Kırıkları Neden Olur? Belirtileri Nelerdir? Nasıl Tedavi Edilir?
Bilek Kırıkları Neden Olur? Belirtileri Nelerdir? Nasıl Tedavi Edilir?
Subungual Hematom Nedir? Belirtileri Nelerdir? Nasıl Tedavi Edilir?
Medial Tibial Stres Sendromu Nedir? Belirtileri Nelerdir? Nasıl Tedavi Edilir?